"Yaşam, doğuştan gelen en kutsal haktır; evrenseldir, tartışılamaz ve asla ihlal edilemez."
İnsan hakları, sadece bir kavram değil, insan olmanın en temel özüdür. Her bireyin doğuştan sahip olduğu bu haklar, özgürlük, eşitlik, adalet ve onur temelinde yükselir. Ancak ne yazık ki, dünyanın pek çok yerinde bu haklar ihlal edilmeye devam ediyor.
Bazen insanlar kırmızı güllerin büyüsüne kapılırken, ayaklarının altında ezilen papatyaların farkına bile varmaz. Oysa insan haklarına saygı, yalnızca büyük meselelerde değil, en küçük detaylarda bile adaleti gözetmekle mümkündür. Gerçek insanlık, başkalarının acısını yüreğinde hissedebilmektir. Tıpkı Che Guevara’nın söylediği gibi: “Dünyanın neresinde olursanız olun, inen haksız bir tokadın acısını yüreğinde hissedebilmektir insan olmak.”
Bugün, İnsan Hakları Günü vesilesiyle, birbirimize karşı değil, birbirimize doğru dönmeyi hatırlamalıyız. Çeşitliliğimizin bir zenginlik olduğunu anlamalı, farklılıklarımızı bir arada yaşama kültürüne dönüştürmeliyiz. İnsan hakları, yalnızca bireysel özgürlüklerin değil, toplumların adil ve eşit bir şekilde var olmasının da temelidir.
Eşitlik, adalet ve insan onuruna saygının hâkim olduğu bir dünya için mücadele etmek herkesin görevidir. Çünkü insan hakları bir kişiyle başlar ama bir toplumla büyür.
Unutmayalım, “Hepimiz özgür ve eşit doğarız.” Bu hakların herkes için korunması dileğiyle, İnsan Hakları Günü kutlu olsun.
Comments